Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) yetkilisi, şehirdeki işverenleri ve sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ederek kayıtlı istihdamın önemini ve kayıt dışı istihdamın olumsuz sonuçlarını anlattı. Yetkili, kayıtlı çalışmanın hem çalışanlar hem de işverenler için yasal bir zorunluluk olduğunu, anayasal bir hak olduğunu ve sigortasız çalışmanın hiçbir taraf için geçerli bir seçenek olmadığını belirtti.
Kayıt Dışı İstihdamın İşverenler İçin Zararları
Kayıt dışı çalıştırmanın işverenlere ağır maliyetler getirdiğinin altı çizildi. Ciddi idari ve adli yaptırımlarla karşılaşma riskinin yanı sıra, haksız rekabet ortamı yaratıldığı ve piyasa dengesinin bozulmasına katkı sağlandığı ifade edildi. Devlet tarafından sunulan asgari ücret desteği, teşvikler, hibe ve kredi olanaklarından yararlanılamaması, işletmelerin verimliliğini ve karlılığını olumsuz etkiler. Ayrıca, çalışanların sigortasız olması, motivasyon eksikliğine ve iş yerinde verimliliğin düşmesine neden olur. Ticari hayatta güvenilirlik sorunu yaşanması, marka oluşturma ve kurumsallaşma çabalarının sekteye uğraması, pazar payının azalması gibi sonuçlar doğurabilir. Sonuç olarak, işverenlerin kayıpları yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda itibar kaybı da içerir. Bu durum uzun vadede işletmenin sürdürülebilirliğini tehlikeye atar.
Kayıt Dışı İstihdamın Çalışanlar İçin Zararları
Çalışanlar açısından da kayıt dışı çalışma ciddi riskler taşıyor. Emeklilik hakkı elde edilememesi, yaşlılıkta maddi güvencesizlik ve başkalarına bağımlı hale gelme riskiyle karşı karşıya kalınır. İş kazası veya hastalık durumunda malullük aylığı alınamaması, geçim sıkıntısına yol açar. Hayatını kaybeden çalışanların aileleri de ölüm aylığı gibi sosyal güvenlik haklarından mahrum kalırlar. İşsizlik durumunda işsizlik sigortası ödeneği alınamaması ek bir sorun oluşturur. Ayrıca, ihbar ve kıdem tazminatı gibi yasal haklardan da yararlanılamaz. Bu durum çalışanların ekonomik ve sosyal güvenliklerini tehlikeye atar ve geleceklerini belirsizleştirir.
Kayıt Dışı İstihdamın Devlet İçin Zararları
Kayıt dışı istihdam, devletin vergi ve prim gelirlerinde kayıplara neden olur ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini tehdit eder. Çalışan/emekli dengesinin bozulması, sosyal yardım harcamalarının artmasına yol açar. Gelir dağılımındaki eşitsizlik artar ve kamu kaynaklarının etkin kullanımı engellenir. Bu durum, kamu hizmetlerinin kalitesini olumsuz etkiler ve ekonomik kalkınmayı yavaşlatır. Bu nedenle, kayıt dışı istihdamla mücadele, devletin ekonomik ve sosyal politikalarının temel hedeflerinden biri olmalıdır. Sadece SGK'nın değil, tüm ilgili kurum ve kuruluşların ortak bir çaba göstermesi gerekmektedir. Bu mücadele, sadece SGK'nın değil, aynı zamanda işverenlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve diğer kamu kurumlarının da sorumluluğundadır.
Yetkili, kayıt dışılıkla mücadelenin sadece SGK'nın sorumluluğunda olmadığını, işverenlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve diğer kamu kurumlarının da destek vermesi gerektiğini vurguladı.